Son güncelleme 29 Nisan 2024 - 20:18
28 Şub 2015 Konuk Yazar, Köşe Yazarları 0
Televizyonlarda tartışılıyor. ATAN ATANA. Neymiş DARBE.
Art niyetli oldukları her halinden belli bilinen simalar ekranlarda. DARBE.
Adam soruyor ve diyor ki “meclis fesh olmadan darbe olur mu?” olsun. DARBE.
Diyorlar ki, “Tehdit var baskı var korkutma var.” DARBE.
Adam diyor ki, ama onlar başka bir şey. Olsun DARBE.
Adam diyor ki Anayasa yürürlükte, tüm kabine sivil. Olsun DARBE.
Ne söylense boşuna. DARBE DE DARBE.
Buradan ulaşabildiğim tüm dostlarımın bilgilerine sunmak isterim ki, devran konjoktör gereği ağzı olan konuşma mecrâ-i bulabilse bile, doğruları düzgünce söyleme amacında olanlar,bu olanağa sahip değildir.
Bu nedenle bu sayfalarda bazı gerçekleri açıklamak gereği duyuyorum.
Öncelikle ifade edeyim ki, 1960-1970- 1980 Askeri darbelerini görmüş biri olarak, “en kötü demokratik yönetim en iyi darbe yönetiminden iyidir” anlayışındayım.
28 Şubata gelince, evet doğrudur o dönemde siyaset içinde çok çalkantılı bir takım olaylar yaşanıyordu. Siyaset çarkında güven ortamı tamamen kaybolmuştu.
Bazı şeyleri hatırlayalım. “kuşu kaçırdın” “şerefsiz onbaşı” “çadır zingiti” “başbakanlıkta yaşananlar” “sincan da tiyatro” “kayseri belediyesinde olanlar” Adı demokrasi olsa bile kabullenilecek olaylar değildi. Bu nedenle askerlerin rahatsızlığı açıkça ortadaydı. Ancak, “saat 9 ışık yak söndür eylemleri” “tencere tavaların havalarda uçuşması” Diğer bir çok toplumsal tepkilerin olduğu gerçeği ortada duruyordu. Özetle bu dönemde yaşanan olumsuzluklara toplumun hemen tüm kesimlerinden tepki geliyordu.
Konu Milli güvenlik kurulunun gündemine kadar gitmişti.
(Bilindiği gibi MGK sivil asker ortaklaşa yapılan bir toplantıdır.)
Bardağı taşıran damla anlamında ki olaylara girmeden devam etmek isterim.(konunun bir çok teknik ayrıntısı olsa bile yazıyı ayrıntılarda boğmak istemiyorum)
Siyaset sıkışmıştı. Çıkış yolu arıyordu. İktidarda olan partilerin liderleri, bu çıkışı dahada bir demokratik olarak çözmek yerine bir nevi şark kurnazlığı sayılacak bir yola baş vurdular. Aslında Koalisyon protokolünde dönüşümlü Başbakanlık prensibi kabül edilmiş olsa bile, siyasi sıkışıklık nedeniyle bu değişimi gününden önce yapmak istiyorlardı. Bunun için bir yöntem olarak hem Meclis Hem de Cumhurbaşkanı iradesini hiçe sayan 282 imzalı bir dilekçe ile görevi değiştirmek istediler.
Bu yol ne teyammül ne demokrasi ne de düz mantığa uymuyordu. Nitekim karizmatik ve deneyimli bir lider olan Sayın Cumhurbaşkanı bu kurnazlığı ve yapılan yetki müdahalesini sindiremediği gibi toplumda ki gerilimi de dikkate alarak başka bir yapılanmanın önünü açmıştır. Bunun sonucunda kurulan yeni Hükümet meclisten güvenoyu alarak görevine başlamıştır.
Bu olay aslında demokrasi adına övünülecek bir durum olmasa bile, savunulacak bir durumdur.
Çünkü demokrasilerde meclis içi veryasyonlarla çözüm bulmak önemlidir.
Bunun geçmişte de bir çok örneği vardır. Bu olay eğer darbeyse 11 lerle kurulan Hükûmet, MC Hükümetleri bazı azınlık Hükümetleri biraz zorlama birliktelikler olsa bile, yasal ve hukuksal hükümetlerdir. Çünkü bu hükümetler görevlerini yasal ve Anayasal çerçevesi içinde yürütmüşlerdir.
Bir darbenin en belirgin hükmü Meclis ve Anayasanın rafa kalkmasıdır. Bu hükümetler toplumdaki tansiyonu düşürdüğü ve ülkeyi salımen yeni seçime taşıdığı için savunulacak önemli kararlardır.
Bu hukümetleri DARBE diye sunmak insafsızlıktır. İzansızlıktır. Mantıksızlıktır. Ayrıca bu Hükûmetler devamında kurulan tek başına Ecevit Hükümeti başta terör, kamu açıkları, bankalar, olmak üzere çok önemli konulara neşter atmıştır. 28 şubatı bir mazlümiyet karınesi olarak sunanlara geriye dönüp bir de kendilerine bakmalarını öneririm. Niçin bütün bunlara sebep olduk.
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Bakırköy Belediye Başkanı Doç. Dr. Ayşegül Ovalıoğlu’na tebrik ziyaretinde bulundu. İlk 5 yıllık dönemlerinde, Bakırköy özelinde […]
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, çevreci, yüksek teknolojilerle donatılmış, 420 yolcu kapasiteli, yüzde 100 elektrikli metrobüsün test sürüşüne tanıklık etti. Test […]
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) iştiraki Spor İstanbul tarafından düzenlenen Türkiye İş Bankası 19. İstanbul Yarı Maratonu, rekor bir katılımla yapıldı. […]
Küçükçekmece ilçesi, Fatih Mahallesi’nde bulunan Menekşe Sahil Parkı’nda yaşanan ölüm olayıyla ilgili soruşturma başlatıldı. İBB Park Bahçe ve Yeşil […]
Elektrik Kontrol ve Kumanda Panosu Sektöründe Faaliyet Gösteren Bazı Teşebbüsler Hakkında Soruşturma Açıldı Güç ve dağıtım transformatörü sektöründe faaliyet […]
Rekabet Kurulu, atık kağıt geri dönüşümü alanında faaliyet gösteren teşebbüslerin, atık kağıt ihraç etmek isteyen teşebbüslere ihracat için gerekli belgenin […]
Milliyetçi Sol Parti (MİLLİ SOL) Genel Başkanı Hüseyin Alpay el değiştiren belediyelerde işten çıkarmalar yaşandığını ve taşeron işçilere kadro verilmesi […]
DEM PARTİ Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, TBMM’de yaptığı basın toplantısında 9. Yargı Paketine yönelik görüşlerini dile getirdi. 8. […]
“Denizli ittifakı, Türkiye ittifakı kazandı” CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Bülent Nuri Çavuşoğlu’nu ziyaret etti. CHP […]
Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) 1001 – ‘Cumhuriyetimizin 100. Yılı Özel Çağrısı’na yapılan başvurular neticesinde destek almaya hak […]
29 Nis 2024 0
Uluslarararası Strateji Uzmanı Başkanı Şener Mengene,...17 Nis 2024 0
Eylül Aşkın Türkiye Haber Portalı’nda hazırlayıp...07 Kas 2021 0
AK Parti Denizli Milletvekili, TBMM Plan ve...24 Nis 2021 0
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın babası Rüstem Tatar...10 Ara 2020 0
Cumhurbaşkanı Tatar: “Türkiye’nin güçlü...29 Nis 2024 0
Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, Kuzey Makedonya Büyükelçisi Jovan Manasijevski ile bir araya geldi. Mersin’in hem Türkiye hem de […]