Son güncelleme 20 Mayıs 2024 - 11:33
Dünyada yaşayan her kültürün bir kimlik teması vardır. Kimlik kişinin veya toplumun tanınmasını sağlayan özellikleri içinde barındıran ve bu değerler çerçevesinde onu faklı kılan bir unsurdur. Kimlik içselleştirilmiş, doğal davranış halini almış hareket tarzı olup, sahibinin ayrılmaz bir parçasıdır. Her bireyin, kitlenin veya toplumun kendi hayat tarzları ve gelenekleri vardır. Doğduğumuz ortam kendine has sosyal ve kültürel bir çevre olduğundan biz istesek te istemesek te belirli bir grubun üyesi olarak dünyaya geliriz
İçinde bulunduğumuz grup, kitle veya toplum tutum ve davranışlarımızı, düşünce ve kanaatlerimizi yönlendiren bir etkiye sahiptir. Bir kişi içinde yaşadığı veya girmek istediği kitlelerin değer ve normlarını özümseyerek sosyalleşse de yine de kendi iç dünyasında farklı bir karaktere sahiptir. İnsanları değerlendirirken onları tekil şahsi özellikleri ekseninde değil de ait oldukları grup, kitle veya toplum hakkında bildiklerimiz ile değerlendirir ve o şahsı yaşadığı ortamdaki herkesle bir tutar isek yanılgıya düşmüş oluruz.
‘’Birini tanıdın mı Hepsini tanırsın ‘’ ifadesi ile aynı olmayan şeyleri aynıymış gibi kabul edip, kişinin farklı olduğu yönlerini göz ardı etmekle,kişileri sınıflandırma içerisine girmiş oluruz. Çünkü sınıflandırma isteği insanın çevresini düzenleme çabasına yönelik psikolojik bir süreçtir. Bu psikolojik baskı bir yandan kendi benliği ile cebelleşen diğer taraftan içinde bulunduğu grubun, kitlenin veya toplumun normlarına ayak uydurma zorunluluğunu hisseden bireyi probleminin ana merkezi haline getirir. Ancak unutulmamalıdır ki grup veya kitle halinde yaşamak, ferdin kişiliğini terk etmesini ve şahsiyetsiz olmasını da gerektirmez. Fert grup içinde grubun ortak paydalarını muhafaza etmek le beraber kendisinin de diğer grup, kitle veya toplumlara kıyasla üstün olamadığını anlamalıdır. İnsan olmak ancak belirli bir insani çevre sayesinde mümkün olur. Çünkü insanlar arası ilişki kişilerin temel ihtiyaçlarındandır.
Özetlersek kimlik insanın sosyalleşme sürecinin bir ürünüdür. İnsanların içinde yaşadıkları toplumun yaşantılarından hareketle zihinlerinde ve iç dünyalarında inşa ettikleri bir temsildir.
Bu bağlamda yaşanan kimlik çatışmalarının da ülkeye bir şeyler kazandırmayacağı aşikârdır. Bu topraklar yüzyıldır milliyetçilik, cemaatçilik, sağcılık, solculuk kavramlarıyla yıpratılmaya çalışılmış ve otaya çıkan kargaşa ortamından faydalanmak isteyen zihniyetlere çıkar sağlanmıştır. Ülkenin kendi iç dinamikleri arasında bu sorun aslında çok yer teşkil etmemektedir, fakat dayatılan sistematik yozlaşma sayesinde her toplum kendinden olmayan toplumları dışlamaya, bertaraf etme uğraşına girmiş veya benden değilsen seni yok sayıyorum ilkesi ile hareket etmeye başlamıştır. Şimdi bir topluluk diğer bir topluluğa neden aralarında bir sorun yokken varmış gibi davransın? Neden kendi kalıbı dururken başka bir kalıba girerek bertaraf etmeye çalışsın? Bu durum toplumun terciyi midir? Yoksa kitleleri veya toplumları kendi çıkarları için kullanan, kontrol altında tutmaya çalışan liderlerin midir?
Sürekli önümüze ısıtıp, ısıtıp getirdikleri modern bir ülke kavramından ne anlamalıyız? Eğer gelişmişlik, modernlik anlayışı içi çürümüş, aile kültürü dağılmış, maneviyattan yoksun batılı ülkelerdeki yaşam kapsamında yer alıyorsa ve bize sunulan şey onlar gibi olmaksa bu ülkede yaşan her vatan sever lazın, kürdün, gürcünün, çerkezin, manavın, yörüğün, boşnağın, macırın, abazanın, acemin, dadaşın…… bu topraklarda bir arada yaşadıklarını unutmadıklarını ve tekrar o kültüre ihtiyaç duyduklarını hatırlaması gerekir.
Takdir sizlerin çünkü…
Özenilen, benzemeye çalışılan toplum eğer cezbeden, üstün meziyetlere sahip bir yapıya vakıf değil ise, dünya ve ahiret saadetine ulaştırmıyorsa bu durum ağır bir hastalık olarak o toplumu perişan eder. Kargaşaya, şatafata, akıntıya kapılıp, kimliksiz, kişiliksiz bir toplum olarak ortada kalmasını sağlar.
‘’Özenen özenileni taklit etmekle kendini terk etmeye başlar.’’
Saygılarımla…
İstanbul Büyükşehir Belediyesi, ücretsiz HPV aşı uygulamasına başladı. Aşı ilk etapta sosyoekonomik yoksunluk çeken bireylere uygulanacak. 9 – 26 yaş […]
Uluslararası Rekabet Ağı (ICN) ve Dünya Bankası tarafından her yıl düzenlenen Rekabet Savunuculuğu Yarışması’nın 2024 yılı kazananlarından biri de Rekabet […]
Gergerlioğlu’dan Kırım Tatar ve Çerkes Halklarının Sürgünlerinin Yıl Dönümünde mesaj: Kırım Tatarı ve Çerkes Halklarının Sürgünlerinin Yıl Dönümünde Acıyı Bugün […]
Milliyetçi Sol Parti (MİLLİ SOL) Genel Başkanı Hüseyin Alpay, çiftçilerin borçlarının son 20 yılda 122 kat arttığını, 2023 yılında kapanan […]
14.05.2024 İstanbul Büyükşehir Belediyesi İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Sabah Gazetesi’nde yer alan yalan haberle ilgili olarak , açıklama yaptı. Yapılan yazılı […]
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, İstanbul’da görev yapan yabancı ülke misyon şefleriyle, ‘Başkonsoloslar Buluşması’nda bir araya geldi. Konuşmasında, İsrail’in Filistin’in Refah […]
İSKİ, 740 milyon liralık yatırımla, Çatalca’nın atık ve yağmur sularını birbirinden ayıracak, böylece çevre kirliliği ile su baskınlarının önüne geçecek […]
CHP Kocaeli Milletvekili Prof. Dr. Mühip Kanko, Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu’nda, engelli kamu görevlilerinin emeklilik döneminde yaşadığı sorunlara […]
TBMM Genel Kurulda konuşan DEM PARTİ Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, bu iktidar olduğu sürece emeklilerin durumunun düzelmeyeceğini söyledi. […]
DEM PARTİ Grubu adına genel kurulda konuşan Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, birçok ülkenin Çin’in Uygur Türklerine yaptığı soykırımı […]
29 Nis 2024 0
Uluslarararası Strateji Uzmanı Başkanı Şener Mengene,...17 Nis 2024 0
Eylül Aşkın Türkiye Haber Portalı’nda hazırlayıp...07 Kas 2021 0
AK Parti Denizli Milletvekili, TBMM Plan ve...24 Nis 2021 0
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın babası Rüstem Tatar...10 Ara 2020 0
Cumhurbaşkanı Tatar: “Türkiye’nin güçlü...19 May 2024 0
GOOGLE’a Yükümlülükleri Yerine Getirmediği İçin Günlük Para Cezası Rekabet Kurulunun 08.04.2021 tarihli ve 21-20/248-105 sayılı kararında, GOOGLE’ın genel arama hizmetleri […]