Son güncelleme 18 Mayıs 2024 - 14:23
28 Şub 2015 Konuk Yazar, Köşe Yazarları 0
Televizyonlarda tartışılıyor. ATAN ATANA. Neymiş DARBE.
Art niyetli oldukları her halinden belli bilinen simalar ekranlarda. DARBE.
Adam soruyor ve diyor ki “meclis fesh olmadan darbe olur mu?” olsun. DARBE.
Diyorlar ki, “Tehdit var baskı var korkutma var.” DARBE.
Adam diyor ki, ama onlar başka bir şey. Olsun DARBE.
Adam diyor ki Anayasa yürürlükte, tüm kabine sivil. Olsun DARBE.
Ne söylense boşuna. DARBE DE DARBE.
Buradan ulaşabildiğim tüm dostlarımın bilgilerine sunmak isterim ki, devran konjoktör gereği ağzı olan konuşma mecrâ-i bulabilse bile, doğruları düzgünce söyleme amacında olanlar,bu olanağa sahip değildir.
Bu nedenle bu sayfalarda bazı gerçekleri açıklamak gereği duyuyorum.
Öncelikle ifade edeyim ki, 1960-1970- 1980 Askeri darbelerini görmüş biri olarak, “en kötü demokratik yönetim en iyi darbe yönetiminden iyidir” anlayışındayım.
28 Şubata gelince, evet doğrudur o dönemde siyaset içinde çok çalkantılı bir takım olaylar yaşanıyordu. Siyaset çarkında güven ortamı tamamen kaybolmuştu.
Bazı şeyleri hatırlayalım. “kuşu kaçırdın” “şerefsiz onbaşı” “çadır zingiti” “başbakanlıkta yaşananlar” “sincan da tiyatro” “kayseri belediyesinde olanlar” Adı demokrasi olsa bile kabullenilecek olaylar değildi. Bu nedenle askerlerin rahatsızlığı açıkça ortadaydı. Ancak, “saat 9 ışık yak söndür eylemleri” “tencere tavaların havalarda uçuşması” Diğer bir çok toplumsal tepkilerin olduğu gerçeği ortada duruyordu. Özetle bu dönemde yaşanan olumsuzluklara toplumun hemen tüm kesimlerinden tepki geliyordu.
Konu Milli güvenlik kurulunun gündemine kadar gitmişti.
(Bilindiği gibi MGK sivil asker ortaklaşa yapılan bir toplantıdır.)
Bardağı taşıran damla anlamında ki olaylara girmeden devam etmek isterim.(konunun bir çok teknik ayrıntısı olsa bile yazıyı ayrıntılarda boğmak istemiyorum)
Siyaset sıkışmıştı. Çıkış yolu arıyordu. İktidarda olan partilerin liderleri, bu çıkışı dahada bir demokratik olarak çözmek yerine bir nevi şark kurnazlığı sayılacak bir yola baş vurdular. Aslında Koalisyon protokolünde dönüşümlü Başbakanlık prensibi kabül edilmiş olsa bile, siyasi sıkışıklık nedeniyle bu değişimi gününden önce yapmak istiyorlardı. Bunun için bir yöntem olarak hem Meclis Hem de Cumhurbaşkanı iradesini hiçe sayan 282 imzalı bir dilekçe ile görevi değiştirmek istediler.
Bu yol ne teyammül ne demokrasi ne de düz mantığa uymuyordu. Nitekim karizmatik ve deneyimli bir lider olan Sayın Cumhurbaşkanı bu kurnazlığı ve yapılan yetki müdahalesini sindiremediği gibi toplumda ki gerilimi de dikkate alarak başka bir yapılanmanın önünü açmıştır. Bunun sonucunda kurulan yeni Hükümet meclisten güvenoyu alarak görevine başlamıştır.
Bu olay aslında demokrasi adına övünülecek bir durum olmasa bile, savunulacak bir durumdur.
Çünkü demokrasilerde meclis içi veryasyonlarla çözüm bulmak önemlidir.
Bunun geçmişte de bir çok örneği vardır. Bu olay eğer darbeyse 11 lerle kurulan Hükûmet, MC Hükümetleri bazı azınlık Hükümetleri biraz zorlama birliktelikler olsa bile, yasal ve hukuksal hükümetlerdir. Çünkü bu hükümetler görevlerini yasal ve Anayasal çerçevesi içinde yürütmüşlerdir.
Bir darbenin en belirgin hükmü Meclis ve Anayasanın rafa kalkmasıdır. Bu hükümetler toplumdaki tansiyonu düşürdüğü ve ülkeyi salımen yeni seçime taşıdığı için savunulacak önemli kararlardır.
Bu hukümetleri DARBE diye sunmak insafsızlıktır. İzansızlıktır. Mantıksızlıktır. Ayrıca bu Hükûmetler devamında kurulan tek başına Ecevit Hükümeti başta terör, kamu açıkları, bankalar, olmak üzere çok önemli konulara neşter atmıştır. 28 şubatı bir mazlümiyet karınesi olarak sunanlara geriye dönüp bir de kendilerine bakmalarını öneririm. Niçin bütün bunlara sebep olduk.
Gergerlioğlu’dan Kırım Tatar ve Çerkes Halklarının Sürgünlerinin Yıl Dönümünde mesaj: Kırım Tatarı ve Çerkes Halklarının Sürgünlerinin Yıl Dönümünde Acıyı Bugün […]
Milliyetçi Sol Parti (MİLLİ SOL) Genel Başkanı Hüseyin Alpay, çiftçilerin borçlarının son 20 yılda 122 kat arttığını, 2023 yılında kapanan […]
14.05.2024 İstanbul Büyükşehir Belediyesi İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Sabah Gazetesi’nde yer alan yalan haberle ilgili olarak , açıklama yaptı. Yapılan yazılı […]
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, İstanbul’da görev yapan yabancı ülke misyon şefleriyle, ‘Başkonsoloslar Buluşması’nda bir araya geldi. Konuşmasında, İsrail’in Filistin’in Refah […]
İSKİ, 740 milyon liralık yatırımla, Çatalca’nın atık ve yağmur sularını birbirinden ayıracak, böylece çevre kirliliği ile su baskınlarının önüne geçecek […]
CHP Kocaeli Milletvekili Prof. Dr. Mühip Kanko, Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu’nda, engelli kamu görevlilerinin emeklilik döneminde yaşadığı sorunlara […]
TBMM Genel Kurulda konuşan DEM PARTİ Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, bu iktidar olduğu sürece emeklilerin durumunun düzelmeyeceğini söyledi. […]
DEM PARTİ Grubu adına genel kurulda konuşan Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, birçok ülkenin Çin’in Uygur Türklerine yaptığı soykırımı […]
Düşük maaşlar, güvencesiz çalışma koşulları, sosyal haklardan mahrum edilen PIKTES öğretmenlerinin yaşadığı mağduriyetler saymakla bitmiyor” diyen CHP Kocaeli Milletvekili Prof. […]
Adalet Partisi Genel Başkanı Dr. Vecdet Öz, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’e AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip […]
29 Nis 2024 0
Uluslarararası Strateji Uzmanı Başkanı Şener Mengene,...17 Nis 2024 0
Eylül Aşkın Türkiye Haber Portalı’nda hazırlayıp...07 Kas 2021 0
AK Parti Denizli Milletvekili, TBMM Plan ve...24 Nis 2021 0
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın babası Rüstem Tatar...10 Ara 2020 0
Cumhurbaşkanı Tatar: “Türkiye’nin güçlü...18 May 2024 0
Milliyetçi Sol Parti (MİLLİ SOL) Genel Başkanı Hüseyin Alpay, çiftçilerin borçlarının son 20 yılda 122 kat arttığını, 2023 yılında kapanan […]